Yurtdışında Eğitim
- 3B Yönetim Ekibi
- 23 Oca 2017
- 3 dakikada okunur

“Işler iyi giderken Kıyamet planınızı hazırlamalısınız” sözü yıllar önce duyduğum ve etkilendiğim bir sözdü. Hayatımın bir çok noktasında bu sözün hakkını vermeye çalıştım. Mühendis kökenli biri olarak bunu ben Kriz Planı olarak değerlendirdim. Görev aldığım her projede de kriz planı hazırladım/hazırlattım. Ortaokul yıllarından bu yana dil öğrenmenin verdiği avantajı; gerek aile işletmemiz olan Otel işletmemizde gerekse okul hayatımda hissetmiştim. Turizmin bacasız fabrika olduğu söylemlerin bol olduğu dönemlerdi. Isletmemize gelen her yabancı turist ile bir diyolog işimizin gereği başlıyor ya yardım amaçlı yada diyolog amaçlı devam ediyordu. Hatta bazı müşterilerimiz ile mektup arkadaşlığına kadar ilerliyordu. Stajımı yurtdışında yapmamda önümü açan Micheal Holz ile de böyle tanışmış ve stajımı kendisi stajım konusunda desteğini almıştım. Şehre gelen bir turist ile mutlaka tanışmak, ona yardımcı olmak hatta pratik yapma adına yanından ayrılmamayı tercih ediyordum. Çünkü bu benim için YURTDISI EGITIM yerine geçiyordu. Sonraki dönemde mektup arkadaşlıkları ile DİL EĞİTİMİME devam ettim. Tabi kendi çapımda. Aradan yıllar geçti. Lisans eğitimim sonrası Yüksek lisans a kabul aldım. Önce İngilizce hazırlık sınıfı ile başladım. Dil Eğitimim sırasında yüzlerce sınava girdim. İngilizce her aşamada karşıma çıkıyordu. Askerlik öncesi dil sınavına girdim. Bunun sonucunda askerlik süresince Nato tatbikatı hazırlıklarında görev aldım. Yine İngilizce yine yabancı dil. Hayatın her noktasında karşımıza çıkan dil eğitiminin önemi burada da görüldü. İlk iş görüşmemde yabancı bir firma olması sebebiyle İngilizce oldu. İş yerinde de yabancı dil ile sunumlar, yurdışından gelen ziyaretçiler, yazışmalar, zaman zaman İngilizce raporlar. Artık pratik anlamada dile hakim olmaya çalışıyordum. Kariyer hayatımda karşılaştığım başarılı kişileri incelediğimde ya yurtdışında eğitim almışyada yabancı firma olması sebebiyle ekspat olarak burada görev yapan kişilerdi. 30 yaşına ulaştığımda orta düzey veya biraz üstünde bir pozisyonda çalışyordum. Fakat hedefim yükselmek başarılı bir yönetici olmaktı. Gördüğüm kadarıyla bunun için YURTDIŞI EĞİTİMİşarttı. 35 yaşına geldiğimde birkaç yıl önce kıyamet planı olarak hazırladığım yurtdışı programı artık zorunlu hale gelmişti. Çünkü yükselmek için kendimize yatırım yapmamız sermaye arttırmamız gerekiyordu. Hanımda bende mühendistik ve eğitimi ile para kazanan kişilerin sermaye artırımı da eğitim ile olacağından YURTDISINDA EĞİTİM amaçlı Kanada ya gitmeye karar verdik. Benim bir teorime göre dünyaya gelen tüm insanlar karada doğar ve hayata atılma aşamasıda denizlere çıkışlarıdır. Denize çıkışları ise donanımlı veya donanımsız bir şekilde gerçekleşir. Başarılı olabilmeleri, ayakta kalabilmeleri için ne kadar donanımları olursa o kadar kolay olacaktır denizde (hayatta) mücadeleleri. Donanım ise öncelikle eğitim, mali durum, dil eğitimi vb gibi özellikler denize çıkarken bir kayıklamı yoksa bir feribotlamı çıkacakları kendi kararlarıdır. Bu yüzden hayata iyi hazırlanmak ve en küçük dalgada yıkılmayacak donanım eklemek gerekir kendimize, bu da yüksek eğitim, dil vs dir. Her nasıl bir deniz aracıyla çıkarsanız çıkın bir müddet sonra karaya dönüp mutlaka yiyecek içecek, yakıt takviyesi gerekecektir. İşte buda 30-40 yaş arası sermaye artırımı eğitimleri, belgeler, makamlar vb gibi şeylerdir. İşte böyle bir hedef için hanım ben ve 3,5 yaşındaki tatlımı tatlı kızımla birlikte bavullarımızı alıp tüm pozisyonlarımızdan vazgeçip yurtdışı eğitimine Kanada’ya gitme kararı verdik. “Bir sevdik gitmeden bir sevdik gelmezmiş” atasözündeki gibi bizde sevdiklerimizi ve elimizdeki değerleri geride bırakıp daha iyisi olacağına inandığımız eğitim hedefli maceramıza başladık. Aylardan temmuzdu. Ailemizden ayrılmamızın verdiği soğuk duygular Toronto ya vardığımızda yaz havasını bile soğutmuş, geceleri kazaksız üşür olmuştuk. Hedeflerimiz doğrultusunda çıktığımız yolculuk tüm sevecenliğiyle başlamıştı. Hayatımızı yeniden kurma heyecanı içimizi ısıtıyordu. Eşyalı bir ev tutmuştuk. Gecenin 11 i gibi vardığımız yabancı bir ülkeye bize evlerini açan her zaman andığımız bir ailenin sofralarında sıcacık yemekleri ile başladığımız bir geceydi. Saat farkı nedeniyle geç vakit yatmamıza rağmen, sabahın erken vaktinde ter temiz bir hava ile pırıl pırıl bir sokakta bulduk kendimizi, hepimizde tatlı bir heyacan. Sanki bir film setinin içinde bahçeli evlerle çepe çevre çimlere basmayın uyarıları olmayan çimlerle kaplı bir şirin sokaktı burası. Küçük bir gezinti sonrası tekrar dinlenmeye çekildik. Kalkar kalmaz da en hızlı koşan aslandan daha hızlı koşmak zorunda olan bir ceylan misali hayata başladık. Hiç oyalanmadık, hiç hayıflanmadık. Kararlı bir başlangıç yaptık. Ev alışverişi, etrafı öğrenme turları, şehir turu derken hayat başladı. Zaten dersimize iyi çalışmıştık hazırlıklıydık fakat yine de başlangıç aşamamızda daha öncesinden ne tanıdığımız nede varlığından haberdar olduğumuz başta ev sahibimiz olmak üzere DOSTLARın desteği ile başlayıverdik. Hiç yüz yüze görüşmediğimiz internetten edindiğimiz dostların hoş geldin ziyaretleri sonrası, üçüncü günde işe bile başlamıştım. Bu destekleri veren tüm herkese bu vesile ile ailem adına teşekkür ederim.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Tags: Yurt Dışında dil eğitimi, Yurt dışında yüksek lisans, Göçmenlik, Kanadada eğitim, kanadada yaşam, kanadaya göçmen olarak gidiş, İngilizce, ingilizce öğren, yurtdışında ingilizce, master, college, kolej, yurtdışında master yapmak, yurt dışı burs, yurtdışında burslu eğitim, yurtdışında yaşam. kariyer planlaması, TOEFL, IELTS, SAT, sınav, yurtdışında burslu eğitim.
Comments